Sıklıkla 6-12 yaş arası çocuklarda görülür. En sık atlanılan cerrahi patolojidir.Appendiks insanların çoğunda sağ alt kadranda yeralan intraperitoneal bir organdır. Çocuklarda apendiks erişkinlere göre daha dar, uzun ve ince duvarlıdır, bu nedenle çocuklarda daha kolay perfore olur. Apendiks lumeninin lenfoid hiperplazi, fekalit, yabancı cisim, parazit gibi nedenlerle tıkanması sonucu inflamasyon olayı tetiklenir ve apandisit tablosu oluşur.
Apendiksin gerilmesi reseptörlerle torasik ganglionlara oradan da umblikal dermatomlara iletildiğinden ağrı önce göbek çevresinde başlar daha sonra sağ alt kadrana lokalize olur. Perfore apandisitte ise yaygın batın hassasiyeti, defans ve rebaund vardır. Akut apandisitli olguların çoğunda göbek çevresinde ağrı ile birlikte iştahsızlık da vardır kusma ise daha sonra başlar, 38-39 OC ateşe lökositoz eşlik eder. Muayene sırasında sağ alt kadranda (Mc Burney noktası) hassasiyet, defans ve rebound alınır. Rektal tuşe ile ampullada hassasiyet, ısı artışı ve dolgunluık hissedilir. Tam kan sayımı, tam idrar tetkiki, ADBG ve batın ultrasonografisi (USG) tanıya yardımcı tetkiklerdir. USG de plastron, periapendiküler abse tanımlanabilmektedir.
Profilaktik antibiyotik ve sıvı tedavisine başlanıp, nazogastrik sonda (NGS) takıldıktan sonra hasta ameliyata alınır. Akut apandisitli olgularda yalnızca apendektomi yapılırken perfore olgularda apendektomi yanında batın içine drenaj amaçlı dren de yerleştirmek gerekir. Akut olgularda 24 saat sonra NGS çekilerek oral gıda başlanır, perfore olgularda ise 24-48 saat içinde NGS çekilir ve daha sonra oral gıdaya başlanır. Akut apandisitte ameliyat öncesi ve sonrası antibiyotik tedavisi yeterliyken perfore olgularda Gram(-),Gram(+) ve anaerob mikroorganizmalara yönelik bir antibiyotik protokolü 7-10 gün süre ile uygulanır.
Günümüzde apandisit mortalitesi %0.1-1 arasındadır. Operasyon sonrası yara yeri infeksiyonu, intraabdominal abse, brid ileus komplikasyonlar arasında sayılabilir.